YÖK, 2022 yılı üniversite sınavının ilk aşaması TYT ve ikinci aşaması AYT için baraj puanının kaldırıldığını ve sınav süresinin 135 dakikadan 165 dakikaya uzatıldığını açıkladı. Adaylar, sınav puanına ortaöğretim başarı puanı eklenerek oluşacak yerleştirme puanıyla, puan üstünlüğüne göre yerleşme imkanı elde edecek.
Bu kararın, lise ve üniversitelerdeki eğitim kalitesini düşüreceği aşikar. 
Bu yıldan itibaren, gerçekten emek veren ve başarılı olan öğrencilerin yanı sıra, haksız rekabet sonucunda ortaöğretim başarı puanıyla diğerlerinin önüne geçen öğrenciler de olacak. Yani, öğretmenleriyle ikili ilişkileri ve kopya çekme becerileri iyi olan öğrenciler de bu şekilde sıralamada avantaj elde edebilecek.
Üniversite sınavında barajı geçebilecek yeterlilikte olmayan öğrenciler bile üniversiteli olacak. 
‘Her ile bir üniversite’ anlayışının sonucunda kurulan, apartmandan devşirme üniversitelerin kontenjanları dolacak; ama o üniversitelerde verilen eğitimin kalitesi düşecek. 
Herkes üniversiteli olabilecek; ama mezun olduklarında işsizler ordusu artacak. 
Henüz pandeminin yarattığı eğitim açığı kapatılamamışken alınan bu karar, ‘Ne olursan ol, gel’ demektir. 
Bu karar; nicelik için niteliği feda etmektir.
Üniversitelerdeki kontenjanların boş kalmamasının yolu, her köşe başına üniversite kurulması ve bu üniversitelerin niteliksiz öğrencilerle doldurulması değildir.
Yapılması gereken, kaliteli üniversite sayısını arttırmak ve o üniversiteleri kazanabilecek yeterlilikte öğrenciler yetiştirmektir.
Eğitimi yöneten ve eğitime yön verenlerin, bir an önce bu gerçeği göz ardı etmekten vazgeçmeleri dileğiyle…