İYİ Parti, Genel Başkan Meral Akşener önderliğinde son dönemde Türkiye genelinde iyi bir ivme yakaladı. Yapılan anketlere bakıldığında oy oranını da ciddi şekilde arttırdığı görülen İYİ Parti, bazı kesimler tarafından artık ana muhalefet konumunda görülüyor.

Antalya özelinde de oylarını arttıran İYİ Parti’de dışarıdan görünen tablo pespembe olsa da son dönemde özellikle İl Başkanı Mehmet Başaran ile ilçe başkanları arasında soğuk rüzgarlar estiği konuşuluyor. Kepez İlçe Başkanı Mazlum Yücel’in görevden alınması ve yerine Mesut Emrah Yıldırımlar’ın atanması da parti içerisinde ciddi görüş ayrılıklarının yaşanmasına neden oldu.

Geçtiğimiz günlerde, İYİ Parti’nin Antalya teşkilatının kuruluşundan bugüne parti içerisinde görev almış bir büyüğümle bir araya gelme fırsatı buldum. Gazeteci ve siyasetçi buluşması olunca, konu haliyle İYİ Parti’de son dönemde yaşanan gelişmelere geldi. Bu siyasetçi büyüğüm, mevcut İl Başkanı Mehmet Başaran başta olmak üzere tüm il yönetimi ve milletvekillerine yönelik oldukça sert eleştirilerde bulundu.

Kullandığı ifadeleri, kendisinin de izniyle aşağıdaki satırlarda paylaşacağım.

“Genel Başkanımız Meral Akşener’in mücadelesiyle partimiz Türkiye’de büyüyor. Şu anda iktidar alternatifi tek partiyiz. Ancak Antalya’da ise bu durumun tersine küçülüyor. Bunun sebebi partideki dinazorların, siyaset ağalarının koltuk kaygısıyla yönetimlere müdahale etmesi. AK Parti, bu ülkede belediyecilik hizmetlerinden dolayı iktidar oldu. Biz 11 tane büyükşehir belediyesini almamıza rağmen, Genel Merkez’in umursamazlığından dolayı bu belediyelerde kadrolaşamadık. Belediyelerde CHP’nin yancısı gibiyiz. Hiçbir hükmümüz yok. Antalya, buna en iyi örneklerden biri. 30 tane daire başkanı varken, bir tane İYİ Partili Kent Tarihi ve Tanıtımı Dairesi Başkanı var. O da liyakatsiz, vatandaşa dokunamıyor. Bugün Genel Sekreter Yardımcısı olarak koltukta oturan kişi, belediyeciliği bilmediği için makamının ağırlığını veremiyor. Partiyi büyütme amacıyla değil ‘Kendi koltuğumu nasıl korurum, nasıl genel sekreter olurum?’ düşüncesiyle hareket ediyor. Yanlış işler yapıyor. Sigorta şirketine ortak; ama kendi üzerine değil. İnşaat şirketine ortak, tarım şirketine ortak. Bunlar duyulanlar. Ortağı olduğu kişiyi de gizli kasasını da biliyoruz. Belediyeleri aldığımızda İYİ Parti insanlar için bir ümitti. Eğer Genel Merkez liyakatli bürokratları bulup belediyelerde kadrolaşsaydı; olası iktidarda kadroları şimdiden hazırlamış olacaktı. Fakat yerel yönetimlere pek fazla ağırlık vermediğinden ve umursamaz tavırlarından dolayı yeteri derecede kadrolaşamadı. Bu nedenle vatandaşın aklında, ‘Belediyelerde söz sahibi olamayan İYİ Parti, nasıl olacak da Türkiye’yi yönetecek? Hangi kadrolarla yönetecek’ şeklinde soru işaretleri var.

Şu anki il yönetimi, kendisine tanınan belediye kadrolarında eş, dost, akraba gözetiyor. Mesela İl Başkan Yardımcısı Rafet Yumak, Aksu Belediye Başkan adaylığını düşündüğü için Aksu’daki bütün akrabalarını işe yerleştirme gayreti içerisinde. Aksu İlçe Yönetimini tanımıyor. Bu partiye kuruluşundan beri hizmet eden insanlar hala iş aş beklerken, partinin karşısında çalışmış AK Partililer, DSP’liler işe alımlara sadece Rafet Yumak ile akraba olduğu için işe alınıyor. Bu kişiler de ‘İYİ Parti kontenjanından işe girdim’ diyerek, hiçbir şey yapmadan koltuklarında oturuyor. Meclis üyeleri bulundukları konumlarda rant peşinde, imar değişikliği peşinde oldukları için İYİ Parti’nin menfaatine hareket etmiyorlar. İlçe başkanları da kadrolaşamamaktan, haberleri olmadan kendi isimleri kullanılarak mevcut il başkanı ve Rafet Yumak tarafından işe alımlardan dolayı rahatsızlıklarını toplantılarda dile getiriyor. il başkanı hiçbirini dinlemiyor, ‘Mühür bende. Ben ne dersem o olur’ havasında. Genel Başkanımızın Antalya ziyaretinde 300 kişiyi toplayamayan mevcut il başkanı ve yönetimi, yine Genel Başkanımızın Burdur ziyaretinde tüm ilçelerden birkaç otobüs kaldırmalarını talep etmiş. Hayrola Sayın Başaran? Antalya milletvekili adayı mısınız yoksa Burdur milletvekili adayı mısınız? Partinin Kurucular Kurulu Üyesi Musa Ertugan da kendisini milletvekili adayı yapabilmek için Antalya’daki ilçe yönetimlerine kendi adamlarının atanması için çalışıyor. Sayın Ertugan, hangi bilgi ve donanımla milletvekilliği adaylığını düşünüyor? Dövüş sanatlarından başka hiçbir şey bilmeyen Musa Ertugan, meclis idari amiri olup kavgaları mı ayırmayı istiyor? Sırf bu görev için mi milletvekili olmak istiyor?

İl Başkanı Mehmet Başaran, kendisinin seçilmesinde büyük emeği olan Kepez İlçe Başkanı Mazlum Yücel’i sadece kendisine muhalif olduğu için görevden alıp, sanki birinci sıradan milletvekili adaylığını garantilemişçesine genel seçimlerde kendisini desteklemesi amacıyla partiye daha 15 gün önce katılmış bir insanın atanmasında etkin rol oynadı. Kepez’e atanacak, liyakatli ve halk tarafından sevilen insanlar varken bu atama parti tabanında infiale sebep oldu. Şu anki milletvekilleri de yaşları ilerlemiş olmasına rağmen gençlerin önünü açmamakta direniyor. Tekrar milletvekili olmak için bu tür ayak oyunlarında taraf oluyor. Seçimin üzerinden geçen 4 yıl içerisinde sahalara inmeyen Hasan Subaşı ve Feridun Bahşi, seçim yaklaşınca ilçelere ziyaretlerini sıklaştırdı. Ancak taban, halk tarafından sevilen, genç ve yeni yüzlerin aday sıralamasında olmasını istiyor. Örneğin; kadın adaylardan Türkan Doğru Aksoy ve Şükriye Karaben gibi isimler parti kuruluşundan bugüne çok emeği olan insanlar. Milletvekilliği için seçilebilir bir sırada olmayı hak ediyor. Erkek adaylardan ise Genel başkanımızın ilk yol arkadaşlarından Ali Adnan Kaya ve İlhami Okudan, seçilebilecek sıralarda olurlarsa İYİ Parti Antalya’da iyi bir yere gelecektir. Mevcut İl Başkanı gibi düne kadar çeşitli partilerde siyaset yapmış, İYİ Parti’nin yükseldiğini gördüğü için ‘Bir koltuk da ben kapayım’ sevdasıyla hareket ederek partiye daha yeni katılanlar aday gösterilirse; İYİ Parti Antalya’da hüsrana uğrayacaktır. Millet artık ayak oyunları yapanları değil, ülkeyi refaha çıkartacak kişileri sıralamada görmek istiyor.”

Bu ifadeleri kullanan kişi, bu eleştirilerin bireysel olmadığını ve parti tabanından birçok ismin aynı düşünceleri paylaştığını ifade etti.

Önümüzdeki süreç ne gösterir bilinmez; ancak özellikle ortaya atılan iddialar Türkiye genelinde yükselen İYİ Parti’ye, Antalya’da kan kaybettirecek gibi duruyor.

İzleyip görmek gerek.